3 dakika okuma süresi 10 Ara 2019
aerial view of flying white wingsuit with sunflare

Bankacılık ve sermaye piyasaları, birleşme ve satın almaları yeni pazarlara açılan birer kapı olarak görüyor

3 dakika okuma süresi 10 Ara 2019

Kaynakları göster

  • CCB 21 Banking and capital markets highlights (pdf)

    İndir 313 KB
  • Global Capital Confidence Barometer – Edition 21 (pdf)

Birleşme ve satın almalar (M&A); daha az destekleyici bir çalışma ortamına rağmen, banka yöneticileri için stratejik bir öncelik olmayı sürdürüyor.

E
Y Küresel Sermaye Güven Barometresi'ne göre, ankete katılan banka yöneticilerinin çoğu; küresel bir durgunluk beklemiyor. Süregelen jeopolitik belirsizlikler, ABD ve Çin ile ABD ve AB arasında devam eden ticari gerilim, hala çözülmemiş olan Brexit sorunu ve bir dizi gelişmekte olan mevzuata ilişkin zorluğa rağme;, ankete katılan banka yöneticilerinin %74'ü, hala küresel ekonominin büyüdüğüne inanıyor. Ve %60'ı ise; yakın dönemden orta vadeye kadar ekonomik bir yavaşlama beklemiyor. Bununla birlikte, makroekonomik temellere olan inançları azalmış durumda. Özellikle de; kurumsal kazançlar (bir önceki yılın %77'sine karşılık %45) ve kredi kullanabilirliği (bir yıl önceki %72'ye karşılık %57) konularına, daha az olumlu yaklaşıyorlar.

Jeopolitik belirsizlik ve mevzuata ilişkin konular, işletmelerin büyümesi için akılda kalan harici riskler oluştururken; mevcut rakipler ile rekabetin artışı ve yetenek eksikliği, içeriden baskı yaratıyor. Bankacılık ve sermaye piyasası yöneticilerinin %60'ı için, yeteneklerin işe alımı ve elde tutulması; kayda değer bir endişe kaynağı. Yöneticilerin üçte birinden fazlası, ana faaliyet alanlarıyla ilgili belirli teknik becerilere sahip yetenekleri bulmakta güçlük çekiyor. Üçte birinden biraz azı ise, her seviyede yetenek bulmakta zorlandığını belirtiyor.

Bankacılık ve sermaye piyasalarındaki M&A girişimleri, coğrafi ayak izini genişletmeye ve yetenek eksikliğini gidermeye odaklanıyor

Banka yöneticilerinin %41'i, önümüzdeki 12 ay içinde aktif olarak M&A gerçekleştirmeye çalışacaklarını belirtiyor. Bu oran; 6 ay önceki %58'den biraz düşük, ancak yine de tarihsel ortalamanın üzerinde kalıyor. M&A piyasasında gelişim beklentileri, önceki iki M&A anketine göre düşük olsa da; yöneticilerin neredeyse yarısı (%48), M&A piyasasının gelecek yıl içinde iyileşeceğini öngörüyor.

M&A beklentileri

%41

Önümüzdeki 12 ay içinde aktif olarak M&A gerçekleştirmeye çalışacaklarını belirten banka yöneticilerinin oranı.

Akla gelen ilk konunun yetenek olmasıyla birlikte, her beş yöneticiden biri; M&A'i yetenek havuzlarını desteklemek için kullandığını belirtiyor. Ayrıca; bankalar, yeni pazarlara açılan kapılar ve alanına komşu ticari faaliyetlerde büyümek için M&A'e başvuruyor. İlginçtir ki, dörtte üçünden fazlası; bankaların dijital dönüşümün aciliyetinin farkında olduğunu öne sürerek, teknoloji ve dijitalleşme yoluyla sektörler arası M&A faaliyetlerinin artacağını bekliyor.

Son altı M&A anketinde, banka yöneticileri; ilk beş yatırım hedefi içinde ABD, İngiltere ve Çin'i istikralı bir biçimde dile getiriyorlar. Bu anket sonucu bir istisna değil. Zira; ABD, İngiltere ve Çin anlaşma sıralamasında bir, iki ve üçüncü sırada yer alıyor.

Bankalar, teknoloji yatırımlarını arttırıyor

Teknoloji; bankacılık ve sermaye piyasası şirketlerine hem çığır açan fırsatlar, hem de riskler sunmaya devam ederken; yöneticiler, dijital ve teknolojiye ayırdıkları yatırım miktarını artırdıklarını belirtiyorlar. İlginç bir şekilde; bankacılık dışındaki sektörler de, yatırım sermayelerinin büyük bir bölümünü dijital ve teknolojiye ayırıyor. Banka yöneticilerinin yalnızca %52'si, toplam yatırım sermayelerinin %25'inden fazlasını dijital girişimlere yatıracağını söylerken; diğer tüm sektörlerden aynı yatırımı yapacak olan küresel yöneticilerin oranı, %63 oluyor.

Özellikle teknolojik inovasyonun hızlanması ve diğer sektörlerden elde edilen aynı dijital deneyimler için tüketici güdüsü göz önüne alındığında; bankaların, daha düşük yatırım oranlarını dikkate almaları gerekiyor.

Yetenek birinci derece öncelik olduğu için, bankaların; uzun vadeli değer yaratırken finansal konuların ve müşterilerin ötesine bakması gerekiyor

Bankacılıkta ezici bir çoğunluk, finansal ve müşteri performanslarının ölçülmesi konusunda hali hazırda iyi bir iş çıkarıyor. Ancak; ileriye bakarak, uzun vadeli değer yaratımını ölçmek için daha bütünsel bir bakış açısı edinmenin peşindeler. Banka yöneticilerinin %84'ü, yetenek değerini ölçmek için zaten çeşitli metriklere sahipler ya da gelecek 12 ay içinde benimsemeyi planlıyorlar; %79'unun ise, sosyal değeri ölçen metrikleri ya da benimseme planları var.

Sosyal değer metrikleri

%79

Sosyal değeri ölçen metrikleri olan ya da benimseme planları olan banka yöneticilerinin yüzdesi.

En iyi performans gösteren işletmeler; hissedarları, müşterileri, çalışanları ve toplum için değer yaratmanın önemini biliyorlar. Uzun vadeli değer yaratımını insanlara göre ölçebilme ve bununla ilgili iletişim kurabilme imkanı ile; uzun vadede yetenekleri kendine çekmek ve elde tutmak için davetkar ve etkileşimli bir ortam yaratmak, yararlı olabilir.

Özet

EY Küresel Sermaye Güven Barometresi (pdf), kurumsal güveni ekonomik açıdan ölçüyor ve yönetim kurulu trendlerini ve şirketlerin Sermaye Gündemlerini yönetme biçimini belirliyor.