Ekonomik yavaşlama geçtiğinde, kuruluşların daha büyük getirilerle daha güçlü bir şekilde ortaya çıkması, sadece kazancı katlama ve riskten kaçınma yaklaşımlarıyla mümkündür.
Balis; tüm endüstriler süper akışkan pazarlardan etkilenmese de, nesnelerin interneti (IoT), blockchain ve yapay zeka benzeri teknolojilerin pazar uyuşmazlığını hızlı bir oranda azalttığını belirtiyor. Süper akışkan pazarların hakim olduğu bir dünyada, şirketler ve hatta sektörler arasındaki katı sınırlar yıpranıyor. Şirketlerin; iş güçlerini kolaylıkla ölçeklendirebilmeleri, tedarikçileri ile sorunsuz bir şekilde etkileşim kurmaları ve daha önce hiç hizmet etmedikleri müşterilere hizmet ve ürün teklifinde bulunmayı gözden geçirebilmeleri gerekiyor.
Henüz bu iş döngüsünün başındayız. Şirketler, tedarikçiler ve müşteriler; geleneksel sürtüşmeler yok oldukça işlem yapmayı ve iş birliğini kolaylaştırıcı ağlar oluşturuyor ve bunu ekonomik yavaşlamadan eskisinden daha güçlü çıkmak amacıyla gerçekleştiriyorlar.
Açıkçası; süper akışkan pazarlarda gelişen bir ağa sahip ekosistem, bir gecede ortaya çıkabilen bir oluşum değildir. Bu; stratejik planlamanın, yeni teknolojilere yatırım yapmanın ve üçüncü taraflarla etkileşimin bir sonucudur. Bu nedenle EY ekipleri; doğrusal tedarik zinciri modelinden, ağ tabanlı bir ekosisteme geçmek isteyen müşterileri desteklemek için kendi Tedarik Zincirinin Yeniden İcat Çerçevesi'ni geliştirdiler.
Zira ekonomik yavaşlama geçtiğinde, kuruluşların daha büyük getirilerle daha güçlü bir şekilde ortaya çıkması, sadece kazancı katlama ve riskten kaçınma yaklaşımlarıyla mümkündür. Bu stratejiyi uygulayan işletmeler, kendilerini; önümüzdeki çalkantılı zamanlarda ilerleyebilen uygun maliyetli, dirençli ve esnek işletmelere dönüştürmeyi başaracaklardır.
İlgili makale
Özet
Çalkantılı zamanlarda, riskten kaçınmak ve kazancı katlamak; işletmelerin tedarik zincirlerini yeniden oluşturmaları için doğru stratejilerdir.